Uzunca bir yazı yazdım. O kadar uzun bir hikayeydi bu,yazarken kahvemin soğuduğunu gördüm. Gördüm diyorum çünkü hala karşımda duruyor. Şehrin olanca sıcaklığına rağmen, o olanca gücüyle dayanmaya çalışsa da başaramıyor. Gitgide soğumaya devam ediyor. Arasıra gözgöze geliyoruz. Kahvenin soğuğunu da sevmiyorum. Tıpkı umudu tükenmiş insanları olduğu gibi, ama dökemiyorum bir fincan kahveyi işte. Oda gün ışığının son saatlerinde melankolik bir havaya bürünüyor.Üşüdüğümü hissediyorum. Huzur dolu, sessiz bir üşüme yanıma geliyor. Hikaye bitiyor yarım saat öylecene ekrana bakıyorum. Gülümsemediğimi farketmem zaman alıyor. Silmeye başlıyorum hikayeyi,satırlar,kelimeler gitgide kayboluyor. Tam orta yerinde keşke silmesemiydim diye düşünceye dalıyorum. Ama artık çok geç,yazılan her kelimeyi anımsasam da geri dönemiyorum. Belkide yeniden başlamalı diye iç geçiyorum. Yeni bir kelimeyle başlayan,yeni bir hikaye belkide. Ama hayır hayır,ben aynı kelimeyle yeni bir hikaye istediğimin farkına varıyorum. Soğuk bir fincan kahveyle soğuk bir gecede...
Soğuk bir kahveye bile hikayeler adanabilirken, neden bu kadar insanların aynı yerde saydıklarına anlam veremiyorum. Özel olmak mı istiyorsunuz? Konuyu fazla uzakta aramanıza,yada birilerini taklit etmenize gerek olmaz.Sadece etrafınıza yada hayatınıza bakın. Birşey seçin ve onu biraz yorumlayın.Az önceki kısa hikayede de böyleydi.Tıpkı bugüne kadar yazdığım yüzlercesi gibi. Hikayede anlam mı arıyorsunuz? Bu hikaye sizin bir yansımanızdır. Belki felsefeye yorarsınız, belki edebiyata,belki de anlamsız görürsünüz.Bazılarınız kendilerine yazılmış olduğunu sanabilir,belki bu yazıdan kendinize pay çıkarırsınız,belkide gereksiz.Önceki hikayede kahvemin,bu yazıda ise çayımın soğuduğu doğrudur.Ve o hikayenin silindiği de gerçektir.Ama bunların hepsinin sebebi bendim.Sildiğim bir hikayeyi ve bu yazıyı kahveme,çayıma tercih ettim.Bahaneler uydurmayı bırakın artık,sadece aynadaki yüzünüze bakıp,hayatınızı yorumlayın.
Not: Kahvenizi soğutmayın :)
Yazarın diğer yazıları için tıklayınız..
Tebessümle okuduğum ve kendimden izler bulduğum bir yazı olmuş. :) Bir şeyler karalamaya çalışırken ne çaylar kahveler soğutuyor insan.
YanıtlaSilKesinlikle :) Sadece çaylar,kahvelerle sınırlı kalsa yine iyi,bazen gündüzler geceleri kovalıyor kelimelerin ardından.Tebessüm etmenize sevindim.Önceki hikayeyi silmek doğru kararmış demek ki.Yazarken tebessüm etmiyorsa kelimeler,başka birisi okurken tebessüm etmesini bekleyemeyiz değil mi?Tekrardan teşekkürler :)
SilDostum sen yaz, hep yaz.. :) Cidden bak. Yazmak sanaaa yakışıyyor, yazmak sanaa yakışıyorr =))
YanıtlaSilÖzlemişiz tekrar hoş geldin..
(h) (h) (h) (h) (h) (h) (o) (c)
Teşekkürler dostum,esas senin emeğini gözardı etmemek lazım.2 senedir hergün dahada geliştirmeye çalışıyorsun.Belki birgün bu hikayeler kitap haline gelir.Ve fotoblogyazar'da hep hayatımızda olur :) Bu arada o smileydeki kahve sıcak farkındasın değil mi? :)
SilAğustos 2011'de açıldı blog :-)
SilTeşekkür ederim böyle şeyler duymak çok güzel gerçekten çok mutlu oluyorum. İyi ki senin gibi güzel insanlar da beni yalnız bırakmıyorlar. :)
İnşallah dediğin gibi olur bir gün. Bu arada, ben sadece okuduğum için kahvem pek soğumadı =))
2 yıldan kastım.Benim dahil olma sürecimdi sanırım :) Zaman hızla akıp gidiyor ama
SilKesinlikle öyle. Arada blog arşivinden geçmişe göz atıyorum da.. Daha dün gibi..
SilYorum Gönder
Yorum yazabilmek için:
Yorumlama biçimi seçeneklerinden profil üyeliğiniz yoksa; Adı/URL profilini seçip kendi belirlediğiniz isimle URL kısmını boş bırakarak yorum yazabilir ya da Anonim profili seçeneği ile isimsiz olarak yorum yapabilirsiniz.