Toprak Kokusu
Her yağmur damlasıyla bir
düş yeşerirdi gönlümüzde..
Her yeni gün yeni
umutların var olduğunu hatırlatırdı.. Ve yere düşen
her yağmur tanesi
sonsuzluğun içe dönüşün, asıl bizin kokusunu getirirdi burnumuza.. Sahi neden severdik bu toprak kokusunu bizden bir parça taşıdığı için mi ?
Her insan kendini sever ya fıtraten buıram buram enaniyet kokar ya
ruh, toprak kokusunu bizden bir parça olduğu için mi severdik acaba... Neden
hep
cenneti güzel günleri hatırlatırdı bilmem bu koku bana yaratılış itibariyle
sonsuzluğu cenneti arzu edişimizden mi...Kışı yazdan çok sevişim de bu yüzden miydi acaba.. Ötelerden el değmemiş haberler getirmesimiydi, yoksa
Rahmetle iç içe oluşun verdiği
huzuru dünya ve içindeki hiçbir şeyin vermeyişinden miydi onu sevişim.. Olsaydı şimdi çekseydim
buruk yalnızlığımla ciğerlerime aynı kokuyu. Tıpkı çocukken yaptığım gibi yapsaydım, ıslanmaktan, hasta olmaktan korkmadan koşsaydım hücum ederken damlalar üzerime, tek derdim üzerimi kirlettiğime kızan annem olsaydı eve geldiğimde..
(h)
YanıtlaSilYorum Gönder
Yorum yazabilmek için:
Yorumlama biçimi seçeneklerinden profil üyeliğiniz yoksa; Adı/URL profilini seçip kendi belirlediğiniz isimle URL kısmını boş bırakarak yorum yazabilir ya da Anonim profili seçeneği ile isimsiz olarak yorum yapabilirsiniz.