Kelimeleri Anlamak -1-
    Ne kadarda karmaşık insanlarız değil mi? Karmakarışık ve basit olmayı, gün batışında ay'ı görmek kadar tuhaf bulabilirsiniz. Bunu aslında bir yoruma yazmak istemiştim. Sonra bir yoruma sığmayacak kadar uzun bir hikaye olduğunu hissettim. Gelin konuyu basitleştirelim. Şöyle düşünün ki, evlerinin köşesindeki ağacın altına, onlar için değerli bir eşya bıraktığınızı insanlara söyleyin ve değerini hissettirin. Bıraktığınız eşya kimine göre fazlasıyla değerli olacaktır, belki de kimi yüzüne bile bakmayacaktır. Onları tebessüm ettirme şansınız sadece yarı yarıyadır. Hatta bazıları bunu vakit kaybı olarak bile görecektir. Gelin şimdi bunları hiç yaşanmamış sayalım. Aynı insanlara yine aynı ağacın altında toprağa gömülü değerli bir eşya bıraktığınızı söyleyin. Toprağın altında bambaşka eşyaların olduğunu ve sizin bıraktığınız eşyanın daha derinlerde olduğunu ve bunu bir tek sizin bildiğinizi düşünün. Kimileri başta aramaya tenezzül bile etmeyecektir. Ama kazmaya başlayan her insan o topraktan kendine göre değerli olanı bulup tebessüm edecektir. Ve buna emin olun. Şimdi eşyaların yerine kelimelerin, cümlelerin hatta hikayelerin olduğunu düşünün. Hayattan kelimeler dedik. Bazı insanlar ısrarla felsefe yada edebiyat yaptığımda hala ısrarlı davranıyorlar. Oysa ne felsefeyle nede edebiyatla alakası bile var yazdığım hikayelerin. Bazı insanlar ağacın altına döker kelimeleri, bazıları da serpiştirir toprağın altına. Ağacın gölgesine bırakmak kolaydır üstelik ama herkesi tebessüm ettiremezsiniz. Ama toprağın altındaysa sizin kelimenizi bulasıya kadar zaten herkes kendine tebessüm edebilecek bir şey bulur. Hayattan kelimeler uzun süreli bir macera olacak sanırım. Çünkü insanların kelimeleri anlamaya ihtiyacı var. Kelimelerle dans etmeden yazmaya alışkın olmadığımdan olsa gerek, yazması uzun bir yazı oldu. Ama anlamalı bazen, kelimelere gülümseyebilmeli. Belki de bu yüzden hiçbir yazıma kötü bir dönüş almadım. Belki de bundandır yüzlerce hikayeye binlerce gülümseme, üstelik bunu zaman bugünlerde daha iyi göstermeye başladı. Etrafımda moralim bozuk olduğunda "Sen hep demez misin her şey gülümsemeyle başlar" diyen insanlar oluşmaya başladı. Teşekkür edilmesini sevmem mesela ve bunu anlamak insanlara çok karmaşık gözükür. Nezaketen bir cümledir oysa değil mi? Ama sadece bir gülümseme, yüzlerce kelimeden oysa daha değerlidir. İnsanların gülümsemesine bu kadar değer veriyorsanız, onları kırmak, üzmek en son isteyeceğiniz şeydir. Ve bundan da çok özür dilerim. Son zamanlarda moda oldu teşekkürü sevmediğimi bilen insanlar arasında "Özür dilenmesini sevmem" cümlesini kurmak. Konunun kendimi anlatmaya vardığını mı düşünüyorsunuz? Çoğunuzun yanıldığını görüyor gibiyim. Önemli olan tek şey varsa, oda insanların üzerinde bıraktığınız etkidir. Onlara bir parçanızı verirsiniz, yada bir gülümseme ve bu onlarda iz bırakır. Esas değerli olan da budur.

    Peki ya hiç tanımadığınız ve tanımayacağınız birisinin sizin için gülümsemesi ne kadar değerlidir? Ben yanıt vereyim maalesef çoğumuz için bir hiç kadar değerlidir. Aslında her gün herkes bir hikayenin içindedir. Ve bugün bunu yapayım derken bile hayal gücünüzü çalıştırırsınız. Oysa hikaye veya hayal gücü kelimesini itici yada çocuksu bulabilir, sizde var olmadığını söyleyebilirsiniz. Maalesef var olan bir özelliğin olmadığını iddia edip, var olmayan özelliğin var olduğunu iddia ediyoruz. Belki de bu yüzdendir hikaye kelimesini çoğu yazımda vurgularım. Yıllar önce isimsiz yıldız hikayeleri yazar, sağa sola bırakırdım. Zarfında bu hikayenin sahibi sensin yazan, onlarca hikaye. Ben onları hiçbir zaman tanımayacaktım, onlar da beni üstelik. Sahi bir hikaye insanları gülümsetir miydi? Birgün denemeye karar verdim. Otobüsün arka koltuklarından birine zarfı bırakıp, ön koltuğuna oturdum. Genç bir çift geldi, okurken ki tebessümleri, kelimeleri, kendilerinden bir şeyler bulmaları o kadar güzeldi ki, birçok insanının gülümsemesine yön verdi. Kabul edelim başta saçma geldi size de değil mi? Ama gerçek yaşanmış bir hikayeydi. Yıllar sonra hikayelerden birini okuyan birisi bana ulaştı. Hiçbir isim vs yokken üstelik, bunun hikayesi de belki bir başka kelimeleri anlamak yazısına kalmalı. Kimileri bu yazıyı yazarının kendini anlatması olarak görecek, kimisi esas değerli olanı ararken kendini tebessüm ettirecek bir şeyler bulacak belki bu yazıda.

    Ama size bir sır vereyim mi? Derinlerde değerli olan bir kelime yoktur, esas değerli olan sizi tebessüm ettiren bulduğunuz herhangi bir kelimeden başkası değil. Bugüne kadar benim yüzümden tebessüm eden ve dolayısıyla beni tebessüm ettiren başta ailem olmak üzere herkese minnettarım.

Bir başka toprak altı çalışmasında görüşmek dileğiyle :)

Yazarın diğer yazıları için tıklayınız..

3 Yorumlar

Yorum yazabilmek için:
Yorumlama biçimi seçeneklerinden profil üyeliğiniz yoksa; Adı/URL profilini seçip kendi belirlediğiniz isimle URL kısmını boş bırakarak yorum yazabilir ya da Anonim profili seçeneği ile isimsiz olarak yorum yapabilirsiniz.

  1. Hayranlıkla okudum.. Ne denir ki..

    2.sini iple çekiyorum :) (o)

    YanıtlaSil
  2. Bu normal yazı bir süre idare eder sanırım :) Fazla normal yazı bünyeme zararlı olabilir bak :) Ama 2.cisinin geleceğinden eminim bak

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Yorum yazabilmek için:
Yorumlama biçimi seçeneklerinden profil üyeliğiniz yoksa; Adı/URL profilini seçip kendi belirlediğiniz isimle URL kısmını boş bırakarak yorum yazabilir ya da Anonim profili seçeneği ile isimsiz olarak yorum yapabilirsiniz.

Daha yeni Daha eski